28-30 Nisan tarihlerinde gerçekleşen 1. Uluslararası Kozmetoloji ve Kozmetik Jinekoloji kongresinde konuşan Op. Dr. Nazmi Bayçın, artık göğüs büyütme ameliyatı sonrasında sıfır iz garantisinin, hızlı ve acısız iyileşmenin mümkün olduğu belirtti.
YİSAV ve Perinatoloji Endokrinoloji Derneği, 28-30 Nisan 2011 tarihler arasında İstanbul Grand Cevahir Otel ve Kongre Merkezi'nde 1. Uluslararası Kozmetoloji ve Kozmetik Jinekoloji kongresini düzenledi. Üç gün içinde her biri alanında dünyanın önde gelen bilim adamlarının katılımıyla gerçekleşen kongrede son yıllarda hızla gelişen ve yaygınlaşan, kozmetik dermatoloji, estetik cerrahi ve kozmetik jinekoloji tartışıldı. Kongreye yurtdışından katılan isimler arasında lazer vajina iyileştirme ve g-spot gibi girişimlerin en önemli ismi Dr. David Matlock, Uluslararası Kozmetik Jinekoloji Akademisi Başkanı Dr. Marco Pelosi, Dr. Linda Cardozo, Dr. Sahar Kazzaz, Dr. Hayssam Tohme, Dr. Alexander Rivkin, Dr. Amr Seif-eldin ve Dr. Gulahment Zikria yer aldı. Kongrede konularıyla ilgili ilaç, cihaz ve kozmetikle ilgili firmaların açtığı sergiler de konuların çok daha iyi anlaşılmasını sağladı.
‘Yüzde Uygulanan Kozmetik İşlemler’ başlıklı sunusunu veren Op. Dr. Nazmi Bayçın, göğüs büyütme operasyonunun tüm estetik ameliyatlar arasında sonuçları en güzel, en yüz güldürücü ameliyat olarak bilinmekte olduğunu, güzelleşmek ve kendini daha iyi hissederek özgüven sahibi olmak adına ülkemizde en sık gerçekleştirilen estetik ameliyat olduğunu belirtti. Göğüslerinin küçüklüğünden yakınanlar için kesin ve kalıcı sonuç veren bu ameliyatın sonrasında artık tamamen izsiz, hızlı ve ağrısız bir şekilde iyileşmenin gerçekleştirilebildiğini ifade etti.
Dünyada koltuk altından sadece 1,5 cm keserek silikonu içeriye yerleştirebilen nadir cerrahlardan biri olan Op. Dr. Bayçın bu yöntemin yıllar süren birikimin bir sonucu olarak ortaya çıktığını ifade etti. Silikonun koltuk altından kesilerek göğüs içine yerleştirilmesinin yeni bir yöntem olmadığını, silikonun içeriye yerleştirmek için deri üzerinden sadece 1,5 cm kesilerek operasyonun gerçekleştirilmesinin devrim niteliğinde bir gelişme olarak kabul edildiğini ifade eden Op. Dr. Bayçın konuyla ilgili; “Silikonu koltuk altından yerleştirmek, diğer tekniklere göre daha zor bir yöntem. Bu tekniği daha önce uygulamamış cerrahlar için bilinmeyenleri oldukça fazla, bu yüzden de yaygın olarak uygulanmıyor. Diğer yöntemlere göre daha özel bir deneyim gerektirdiği için çoğu cerrah uygulamaktan kaçınıyor. Ancak silikonu 1,5 cm lik bir kesi içinden yerleştirmenin avantajları diğer yöntemler ile mukayese bile edilemez. Diğer tekniklerde ameliyat ya meme başı kenarından ya da meme alt kenarından en az 4-5 cm kesilerek yapıldığı için mutlaka göğüs üzerinde silik de olsa 4-5 cm uzunluğunda ameliyat izi kalıyor. Gerçekleştirdiğim ameliyatlarda silikon koltuk altından kesilerek yerleştirildiği için göğüs üzerinde ameliyat izi oluşmuyor. Üstelik ameliyat kesişi koltuk altındaki derinin katlantı çizgilerinin içine denk geldiği için, yaranın iyileşmesini takiben 1 yıl içinde katlantı çizgileri arasında kaybolup gidiyor.” dedi.
Hızlı ve Ağrısız İyileşme
Göğüsleri küçük olduğu halde ameliyat sonrası çekeceği sıkıntı ve ağrıları gözünde büyüten birçok kadının ameliyat olmaya çekindiğini belirten Op. Dr. Bayçın, geliştirilen bu yöntemin ameliyat olanlara sadece sıfır iz avantajı sağlamakla kalmadığını, ameliyat kesişinin çok küçük olmasından dolayı iyileşme sürecinin de çok daha hızlı ve çabuk olduğunun altını çizdi. Normal bir göğüs büyütme ameliyatından sonra kişi en az bir gün hastanede kalması gerekirken Op. Dr. Bayçın tarafından geliştirilen teknik ile ameliyatı yarım saat süren hasta aynı gün evine dönebilmekte. Göğüs büyütme ameliyatlarında hastanın en kısa zamanda normal hayatına dönmesi gerektiğini savunan Dr. Bayçın; “Ameliyatta kesilen yerin çok küçük olmasından dolayı hem yaranın iyileşmesi çok hızlı oluyor, hem de ameliyat yarasına bağlı oluşan ağrı da diğer tekniklere göre çok daha hafif oluyor. Hastalar ameliyat sonrası fazla ağrısı olmadığından dolayı kendilerini iyi hissettikleri için aynı gün hastaneden çıkabiliyor. Ağrı olmağı için hızla iyileşen hastalar, birkaç gün içinde iş hayatına dönebiliyor.” dedi. Ameliyat olduktan sonra doğum yapan kadınların bebeklerini rahatlıkla emzirebileceğini ifade eden Dr. Bayçın, bu yöntemin sarkık ve gevşek göğüslü kadınlar için uygun olmayacağını da sözlerine ekledi.