meltem

6 MART 2010 TARİHİNDE YÜRÜRLÜĞE GİREN TÜP BEBEK YASASI BERABERİNDE BİRÇOK YENİLİK GETİRDİĞİ GİBİ BİR O KADAR DA YASAKLAR GETİRMİŞTİR.



6 Mart 2010 tarihinde yürürlüğe giren tüp bebek yasası beraberinde birçok yenilik getirdiği gibi bir o kadar da yasaklar getirmiştir.

Bunlardan bazıları uygulamada çok yararlı olduğu halde bazıları da hastalar açısından hem yetersiz kalmış hem de üzücü olmuştur. Bu yönetmeliğe genel olarak bakıldığında başarıyı azalttığı, hastanın tedavi olma özgürlüğünü kısıtladığı, hekimin karar verme yetkisini sınırladığı ve uygulamayı zorlaştırdığı söylenebilir.
Yönetmeliğin 18. maddesinden itibaren başlayan yasaklar incelendiğinde tüp bebek merkezleri dışında yumurta takibi yapılmasının yasaklandığı görülmektedir. Bu madde ile yaşadıkları yerlerde tüp bebek merkezi olmayan ya da tüp bebek merkezi olan yerlerde konaklama imkanı olmayan çiftler mağdur olacaktır. Oysa bu maddede en azından tüp bebek sertifikası olan hekimlerin bu takipleri yapabilmelerine imkan tanınsaydı hastalar önemli bir masraftan kurtulacaktı.
Embriyo Sayısında Sınırlama
Transfer edilmesine izin verilen embriyo sayısı 35 yaşın altındaki kadınlarda ilk iki uygulamada 1 tane ile sınırlandırılarak gebelik oranlarında %40 lık bir azalmaya neden olunmuştur. Bunun anlamı iki denemeden sonra gebelik oranı %60-70 lerden %30-35 lere düşecek ve iki deneme için devletten heyet raporu çıkaran ve kısıtlı gelire sahip önemli sayıdaki hasta gebe kalamayacaktır.
Sonuç olarak, çoğul gebelik sayılarını azaltmaya yönelik bu uygulama hem insanlarda memnuniyetsizlik yaratacak hem de devlet imkanlarının adeta israfı olarak karşımızda duracaktır. Bu uygulama embriyo dondurma programları iyi olan merkezleri fazla etkilemeyecek iken dondurma üniteleri başarılı olmayan merkezlerde gebelik oranlarında ciddi azalmalar oluşacaktır.
Üreme hücrelerinin 90 günden fazla dondurularak saklanması halinde DNA analizinin de yapılması istenmektedir. Bu uygulama üreme hücrelerinin başkaları tarafından kullanılmasını engelleyecek önemli bir adım olmakla birlikte hem güvensizlik oluşturacak hem de ilave masraflara neden olacağından zaten kısıtlı imkanlara sahip insanların tüp bebek yaptırmalarını zorlaştıracaktır.
Tüp Bebek Merkezleri Anneden Sorumlu
Bir başka yenilik ise merkezlerin gebe bıraktıkları hastaların sorumluluklarını doğuma kadar üstlenmeleri zorunluluğudur. Bu yüzünden hastalar ve hekimler zor durumda kalmıştır. Zira başka bir ilden gelen bir hastanın başka bir doktor tarafından bir gebeliğinin takibini yüklenmek hem pratik değil hem de şart değildir.
Doç. Dr. Süha Sönmez