Hayatımızı idame ettirmek için çalıştığımız işyerleri kimi zaman ya maddi ya da manevi nedenlerden dolayı yetersiz gelebilmektedir. Ya da işverenimiz yine maddi ya da manevi nedenlerle bizimle çalışmak istemeyebilir. Bu durumda hem işverenin hem de bizim mağdur olmamamız için hem bizi hem de işverenimizi korumak adına belli kanunlar konulmuştur. Bu tarz durumlarda İhbar Tazminatı devreye girer. Peki ihbar tazminatı bizi ve işvereni nasıl korur?
Bulunduğumuz işyerindeki çalışma süremiz 0 – 6 ay arasındaysa işten ayrılma haberimizi verdikten sonra 2 hafta daha çalışmak mecburiyetindeyiz. Bu zorunluluğu yerine getirmiyorsak belirlenen miktarda parayı işverene ödemek zorunda kalırız ya da maaşımızdan kesilmesini kabul etmiş oluruz. İşverenimiz işten ayrılmamızı istemişse 2 hafta daha ücretimizi almak koşuluyla çalıştırmak ve aynı zamanda her gün iki saat iş arama izni vermek mecburiyetindedir. Hemen işten ayrılmamızı istemişse, çalıştırdığı 2 haftalık sürenin maaşını eksik ya da hiç ödemiyorsa veya günlük 2 saatlik iş arama hakkımızı kullanmamızı engelliyorsa kanunlar gereğince belirlenen miktarda tazminat ödemesi gerekmektedir.
Çalışma süremiz 6 – 18 ay arasındaysa bu süre her iki taraf içinde 4 haftaya çıkmaktadır. Çalışma süremiz arttıkça bu süre de artacaktır. 18 – 36 ay arası bu süre 6 haftaya, 36 ay ve daha fazla çalışma süresinde bu süre 8 haftaya çıkmaktadır. Peki alacağımız tazminat miktarını nasıl hesaplayacağız?
Hesaplamayı en son aldığımız brüt maaş üzerinden yapıyoruz. Örnek bir hesaplama yapalım.
Son brüt maaş: 1200
1200 / 30 (gün) = 40 (günlük ücret)
40 x 7 (gün) = 280 (haftalık ücret)
280 x 2 (ihbar süremiz) = 560
560 x 15 = 8400 8400 / 100 = 84 (%15 gelir vergisi)
560 x 0.66 = 369.6 369.6 / 100 = 3.696 (%0.66 damga vergisi)
560 – (84+3.696) = 472.304 (elimize geçecek miktar).
Hesaplama sonunda ulaştığınız miktar ihbar süresi dolmadan işten atılmamız durumunda ihbar tazminatı olarak elimize geçecek miktardır.